KOŞULSUZ SEVGİ


Hastalıklar bize, 
insanlara KOŞULSUZ SEVGİYİ 
öğretme şansını sunar. 
Sırf sevmeyi seçtiği için 

hiçbir beklenti olmadan vermek. 
Konuya ruhsal beden bilinciyle yaklaşalım 
ve devam edelim. 
Bizi hastalığa götüren, 
aslında çoğumuzun büyürken öğrendiği 
KOŞULLU SEVGİDİR. 

Hiçbir zaman istediğimiz teşekkür ve takdiri alamamışızdır. Verebileceğimiz ŞEY koşulsuz SEVGİ olduğunda, verebilecek bir şeyimizin olması, bizi iyileştirir ve yaşamak için bir neden sunar. Fiziksel sakatlık veya hastalık sevgi verme yetisiyle çatışmaz. Verdiğimiz SEVGİ, değişmez bir biçimde, bize sormaksızın geri döner. Çünkü insanlar değişimi görür ve bu yeni ulaşılmış HUZURA daha yakın olmak isterler.
Doktorlarımız isterlerse hastaları için ruhsal bir lider olabilirler ve insanların yeniden doğmalarına yardımcı olabilirler. O zaman hastalar, onları fiziksel olarak iyileştiremediğiniz için size kızmazlar, hatta tam tersine sahip oldukları yeni yaşam içinde sevgi, şefkat, merhamet, aşk ve sevme yeteneği için size gerçekten teşekkür ederler. Evet, bu şekilde hissederler, çünkü onları, mümkün olabilecek yegane şekilde ebedi kılmışsınızdır.

Ebedi olmanın sırrı SEVGİDİR. 
ÖLMEK FAKAT YOK OLMAMAK, 
İŞTE BU EBEDİYETTİR. 
SEVGİ BİZE YOK OLMAMAYI ÖĞRETİR. 

Sevgi sayesinde sonsuz yaşam vardır. 

SEVGİ KANALI

Dünyada oluşan bağların en güçlüsü SEVGİ bağıdır. 
Anne ve babanın çocuklarıyla, eşlerin ve sevgililerin birbirleriyle arasındaki bu bağ sayesinde, bedenini terk eden varlıkların dünyaya yönelmesini sağlayan bir SEVGİ kanalı oluşmaktadır. O ruhsal bedenler, gerekirse bu SEVGİ kanalından, aşağıdaki anne-baba, eş, sevgili ve çocuklarının ihtiyaç duydukları tesiri, teselli dolu mesajları aktarmaya çalışırlar. 

Bilgelik ve olgunluk, dünyasal ölçütlerle belirlenemez. 
Farkında olmak için Levh-i Mahfuz ile buluşun.

 

Bir cevap yazın