ÖĞÜT alan yok mudur?

.

.

ÖĞÜT alan yok mudur?

 .

Hiçbir zaman bir başkası bizim yerimize hissedemez

hatta bizim adımıza bedenimizdeki acıları gideremez,

yok edemez, kısaca bizim için bir başkasının

bilinç durumumuza müdahalesi imkansızdır.

Bir başkası ancak ve ancak ÖĞÜT verebilir.

 .

Güzel Kur’an-ın Kamer süresi 17-22-32-40.

“And olsun ki Kur’an’ı, ÖĞÜT olsun diye kolaylaştırdık; ÖĞÜT alan yok mudur?”

Güzel Kur’an-ın Buruç süresi 21-22.

“Doğrusu sana vahiy edilen bu Kitap, Levhi Mahfuz’da bulunan şanlı bir Kur’an’dır.”

 .

Gerçek ve sürekli olan huzur ve mutluluk ortamı

ancak kendi içimize yöneldiğimizde ve

Levh-i Mahfuz’un dillendirmesiyle içinizdeki o masum

ve saf çocuk ile buluştuğunuzda,

artık “BEN” değil de “BİZ” olduğunuzda

Tanrısallığınızı üzerinize geçirdiğinizde gerçekleşecek olandır.

İnanç duvarlarınızı yıkmayı yok etmeyi başardığınızda

hissetmeye başlayacaksınız.

Hissetmek KAVRAMAKTIR.

Hissetmek ÖZÜMSEMEKTİR.

Farkında olmalısınız ki, çevrenizde bulunan doktorlar,

şifacılar, makinalar, araçlar hatta unvan sahibi farklı uygulayıcılar

 sizin-bizim adımıza hiçbir şey hissedemeyeceklerinden dolayı

bunu başaracak yetenek ve kapasiteye

hatta bilince sahip değillerdir.

Biz dikkatimizi ve niyetimizi bilinçli olarak kullanarak

Levh-i Mahfuz ile buluşabildiysek eğer,

aynı zamanda acı, stres, korku, ve sıkıntı

hislerimizde üzerlerine düşeni yapacaklardır,

bundan emin olun.

Bu davranışın dışında gerçekleşecek olan her şey,

ilaç, telkin vbz. Araçlar ile bizi yatıştırıp

sorunları görmezden getirerek kontrol eden

ilkel ve saldırgan davranışlara geri dönmektir.

Ruhsal/Işık Bedeninizin hiçbir güçlük bilmediğini,

olup bitecek her şeyin nasıl ve neden olması gerektiğini

bildiğini hatırlayın.

Siz içinize dönün Tanrısallığınızı geçirin üzerinize

ve BİZ bilinciyle bırakalım sonucu O belirlesin

ve tüm olup bitenler Ruhsal/Işık Bedeninizin yönetiminde

alınıp algılansın hatta size

Kaderinize Kadir Olma bilincini yaşatsın.

Yaşamımızın şu ana kadarki bölümünde deneyimlediğimiz

acı, korku, kaygı, endişe ve sıkıntıları hep bir başkasını

ya da başkalarını sorumlu tutarak göz ardı ettik.

Gerçekte onları bize hizmet edenler olarak değil de,

bize düşmanmış gibi bize saldırıyorlarmış gibi

tepki göstererek davrandık.

Artık Levh-i Mahfuz ile buluşun ve kendinize

bilinç sıçramasını yaşatın.

Bunun için sadece sabırlı olmalısınız, bunu fark edin.

 .

Güzel Kur’an-ın Bakara süresi 155.

“Andolsun, BİZ sizi biraz korku, açlık ve bir parça mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltmekle imtihan edeceğiz. SABIR gösterenleri müjdele.”

 .

www.izmirliahmetkaya.com

.

.

Bir cevap yazın