Din insanların anladıkları bir şey değildir.

Din insanların anladıkları bir şey değildir.

Zira din, Tanrı katında İSLAM’dır.

Din Yahudilik değildir.
Hıristiyanlık değildir.
Hinduizm değildir.
Müslümanlık değildir.
Tüm bunlar sadece kültür, örf, adet
ve geleneklerin bir arada
dayatmayla yaşanılmasıdır.

Dünyada var olan tüm dinler ölü kayalar gibidir.
Onlar akmazlar, onlar değişmezler,
çağla birlikte hareket etmezler.
Kırılgandırlar.
Değişime meydan okurlar.

Dünyada yaklaşık üçyüz din vardır.
Tüm bu dinler günlük yaşantınızı,
sevginizi, şefkatinizi,
aşkınızı, sevincinizi yıkarak
ve kafalarınızı Tanrı hakkında,
HAKİKATTEN uzak cennet ve cehennem,
reenkarnasyon ve çeşitli saçmalıklar hakkında
fantezilerle, kuruntularla
ve halüsinasyonlarla doldurarak
sizi inanç duvarlarının içine hapsediyorlar.

Hakikat ışığında dindarlığın kurtarıcılara,
kutsallaştırılmış hadis kitaplarına,
din adamlarına,
camilere, kiliselere,
papalara, imamlara,
mollalara, rahiplere,
tarikat liderlerine, mezheplere ihtiyacı yoktur
çünkü gerçek dindarlık
yüreğinizin çiçek açmasıdır,
Işık Beden bilincinin özümsenmesidir.

O Ruhsal Beden varlığınızın
en merkezine ulaşmaktır.
HAKİKAT ile yüzleşebildiğiniz AN
bir güzellik, SEVGİ, saadet,
sessizlik, AŞK ve ışık patlaması olur.
Artık tümüyle farklı bir kişi olmaya başlarsınız.
Yaşamınızda karanlık olan her şey
ve yaşamınızda yanlış olan her şey kaybolur.

“Allah katında din İslam’dır…” Al-i İmran S. 19.

Hakikat, Levh-i Mahfuz’dur.

www.izmirliahmetkaya.com

 

Bir cevap yazın