Must look to see

****************************

ENERJİNİZİ TOPRAKLAYIN
VE FARKINDA OLUN

Enerjinizi topraklayın,
bu çok önemlidir.
Enerjinizin içinizde
ve çevrenizde dolaştığını düşünün.
Sizi üstünüzdeki ve topraktaki
evrensel enerjiyle bağlıyor.
Her nefesle,
çevrenizden, yukarıdan
ve aşağıdan da enerji alıyorsunuz.

Nefes verirken,
enerjiyi aşağı doğru ittiğinizi,
topuklarınızdan toprağa doğru
akıttığınızı düşünün,
imgeleyin.
Topuklarınızın dünyanın çekirdeği ile
bütünleştiğini imgeleyin.
Her nefes verişiniz
sizi bu gezegendeki her şeye bağlar.
Bunu unutmayın.
Bu topraklamadır.

Topraklama, auranız ile
diğer enerji sistemlerini
birbirine bağladığı için
fiziksel enerjinizi
ve gücünüzü arttıracaktır.
Auranızı temizleyecek
ve sağlığınızı iyileştirecektir.

www.izmirliahmetkaya.com

*************************************

Ruhsal bedenler
başka sebepleri de göz önüne alırlar;
Bazen sadece belli bir süre
felçli ya da kısmi engelli kalmak isteyebilirler.
Dolayısıyla kazalar
ya da sakat doğumlar
bir çıkış noktası
olsun diye de planlanabilir.
Bazen de kendilerine gelsinler diye
onları SARSMAK içindir.

Bu aslında,
BENİM AMACIM NE?
HAYATIMI BOŞA MI HARCIYORUM?
YOKSA YAPMAM GEREKENLERİ Mİ YAPIYORUM?
gibi soruları sormak için
bir fırsat olur.

Bu tip olayları yaşayan insanlar
bir süre sonra
hayatlarına yeni bir yön verirler.

Bizler LEVH-İ MAHFUZ yüzyılındayız.
Tarihin, herşeyin
kolayca olmasını istediğimiz bir noktasındayız.
Kolaylığa çok değer veriyoruz.
Her şeyi iyileştirip düzeltecek
bir HAP istiyoruz.
LEVH-İ MAHFUZ ile buluşun.
Farkında olun.

www.izmirliahmetkaya.com

****************************

Kalp,
sevginin çeşitli ifadeleri olan
pek çok duygu yayar;

Sıcaklık, sevecenlik,
ihtiras, iyilik,
nefret, öfke,
kin, şefkat,
merhamet.
Dünyadaki her duygu
kalp merkezinden yayılır.
Bu nedenle de en güçlü
ve eğer sezgilerimizle yönlendirmezsek,
iç sesimize güvenmezsek
en tehlikeli merkezdir.

HAYATA, ZENGİNLİK, DERİNLİK
VE ANLAM VEREN BU MERKEZDİR.

Kalp merkezinizin belirli bir titreşimi,
belirli bir ritmi vardır,
bu o kadar güçlüdür ki,
siz saklamaya çalıştıkça
kalbinizden geçenler yüzünüzden okunur.

Nasıl konuşacağınızı
ve bu merkezden
nasıl bir titreşim yayacağınızı öğrenirseniz,
düşüncelerinizle bir başkasını
hemen ikna edecek kadar
çekici olabilirsiniz.
Bunun nedeni,
gerçekten bu merkezden kaynaklanan
titreşimler yaydığınızda,
“BEN” ve “SEN” değil
“BİZ” diyen
titreşimler yaymanızdır.

Karşınızdaki kişi,
sizinle konuşurken bilinçsiz de olsa,
konuşmayla ne kadar ilgili olduğunu,
buna ne kadar gereksinimi olduğunu hissedebilir.
Kalp merkezinizin ritmi,
karşınızdaki insanla uyumlu olduğunda,
tek kelime söylemeseniz bile
o kişi yanınıza gelip
sizinle bir arada olmak ister.

www.izmirliahmetkaya.com

*******************************************

BOL BOL SU İÇİN VE FARKINDA OLUN

Su için.
Hem de bol bol için.
Bedenlerimizin neredeyse
yüzde sekseni sudur.
Bizler su bazlı yaratıklarız.
Her gün ihtiyaç duyun ya da duymayın
en azından sekiz bardak suyu mutlaka için.
Mümkünse flitre edilmiş
temiz su içmeye gayret gösterin.
Aroma ihtiyacı hissederseniz,
içine limon sıkmanızda hiç bir sakınca yoktur.

Bir hastalık ya da sakatlık geçiriyorsak,
hızlı iyileşmemizin can alıcı noktası SUdur.

Vücudlarımız istenmedik
ve gereksiz maddeleri
su ile dışarı atarlar.
Bu bizim doğal temizlenme işlemimizdir.
Su olmadan,
toksinler bedenlerimizde birikir.
Susuz kalmak
bizler için ölümcül olabilir.

www.izmirliahmetkaya.com

*********************************

Çocuklarımız bizlerin öğretmenleridir.

Yalnızca onları izleyin.
Zamanın önemini de
küçük çocuklardan öğrenebiliriz.
Okul öncesi çocuklarının
bize verebileceği önemli dersler,
onların eylemlerinde gizlidir.

BOŞ VER ZAMANI.

Çoğu yetişkin için bu çok zordur.
Ya da çok gergin insanlar için…
Bu gibi insanlar saatlerini
evde bırakmayı deneyebilirler.

KALIPLAŞMIŞ ZAMANLAR YARATMAK KONUSUNDAKİ
TOPLUMSAL TAKINTIMIZ
BÜTÜN HASTALIKLARIN
NİHAİ KAYNAĞIDIR.

İçindeki çocuğu bul.
LEVH-İ MAHFUZ,
O çocuğa ulaşmanda
sana yardımcı olacak tek kitaptır.

www.izmirliahmetkaya.com

**************************

İnsanlar kazaların, aksiliklerin
ve rahatsızlıkların
başlarına neden geldiğini merek ederler
ve genelde kendilerine KIZARLAR.

Kızgınlığın bir enerji olduğunu bilmelisiniz.
Onu kendinize yöneltmeyin.
Bu enerjinizi egzersiz yapmak,
imgeleme yapmak
ve kendinizi tekamülde
daha ileriye taşımak için kullanın.
Gerçek anlamda
bir ruhsal gelişim böyle olur.

Ve bir başarı elde ettiğinizde,
çok küçük bir başarı da olsa,
bunu kutlayın,
NEŞELİ OLUN.
Ve her gün bedeninizi ödüllendirin.

“ŞU LANET BEDEN”
“çok çirkinim”
“kimse beni beğenmiyor” ya da
“bu halimle beni kim sevebilirki” demeyin.

“BU HARİKULADE BEDEN,
ELİNDEN GELEN EN İYİ ŞEKİLDE
BANA HİZMET EDİYOR” deyin.

Geçin aynanın karşısına,
gözlerinizin içine baka baka
kendinize “SENİ SEVİYORUM” deyin.
Kendinize, Seni seviyorum derken,
başkalarına bu sözcükleri
kullandığınızdaki samimiyeti
sonsuzla çarpın
samimiyetinizi kendinizden esirgemeyin.
Kendinizi sevin ki,
SEVGİ’nin ne olduğunu bilerek,
özümsüyerek,
hissederek,
bir anlam ve mana yükleyerek
kullanın artık yaşamınızda.

www.izmirliahmetkaya.com

***********************************

Sağlıklı yaşam için
atılacak bir adım
sizin kendinize
ŞİFA verme yeteneğinizin
kapılarını açacak.

ilk bakışta çok basit gelebilir.
Bazen de en önemli olanı,
gözümüzün önünde
açıkça durduğu halde göremeyiz.

ENERJİNİZİ HİSSEDİN
VE FARKINDA OLUN

Kendi enerjinizi hissetmek için
avuçlarınızı birbirine
dairesel olarak sürttürün,
yani ovun.
Avuçlarınızın tam ortasını
ovmaya dikkat edin.
Ortaya çıkan ısıyı hissedin.

BU SİZİN ENERJİNİZ.
Şimdi avuçlarınızı birbirinden
üç beş santim kadar uzaklaştırın.
Elleriniz arasındaki
manyetik çekim ve itilişi hissedin.
Enerjinizle oynayarak, eğlenin.

Enerji sisteminiz budur.
Farkına varın.
Bu enerji akışı bizim yaşam gücümüzdür.

Sindirim, solunum, dolaşım,
metabolzma ve sinir sistemimiz
Batı Tıbbınca çok iyi bilinir.
Hepsinin verimliliği
ve sağlığını ölçebilecek sistemler vardır.
Bu enerji
sağlığımızı her yönleriyle doğrudan etkiliyor.
Onu hissetmesini,
onunla çalışmasını,
her şeyden önce
enerjinizden keyif almasını öğrenmelisiniz.

REİKİ ile tanışın,
uyumlanın,
önce kendinizi
daha sonra da çevrenizdekileri
şifalandırmaya başlayın.

www.izmirliahmetkaya.com

******************************************

Kalbimizin derinliklerinden gelerek
dua edersek
Tanrı’nın dinleyip
yanıt vermekten başka
çaresi kalmayacağı söylenir.

DUA ETMEK,
AŞIK OLMAK GİBİDİR.

ASLA VAZGEÇEMEDİĞİNİZ
SONSUZ BİR EYLEMDİR.
BU İKİ DENEYİM,
HERŞEYİN EN YÜCESİDİR.

Farkında olun.
LEVH-İ MAHFUZ ile buluşun.

www.izmirliahmetkaya.com

**************************************

SİZ şimdinin gücüne
erişemediğiniz sürece,
deneyimlediğiniz her duygusal ACI
geride içinizde yaşamayı sürdüren
bir acı kalıntısı bırakır.

O zaten orada bulunan
geçmişin acısıyla birleşir
ve zihninize
ve bedeninize yerleşir.

Buna elbette,
çocukluğunuzda çektiğiniz,
içine doğduğunuz dünyanın
bilinçsizliğinin neden olduğu
acı da dahildir.
Eğer onu
kendi başına bir varlık olarak görürseniz
gerçeğe çok fazla yaklaşmış olursunuz.
O duygusal acı bedenindir.
Rahatsızlıkla hatta hastalıklar için
zemin hazırlanmıştır artık.

Dikkatinizi içinizdeki HİSTE odaklayın.
Onun acı bedeni olduğunu bilin.
Onun orada olduğunu kabul edin.
Onun hakkında düşünmeyin.
Hissetmenin,
düşünmeye dönüşmesine izin vermeyin.
Yargılamayın
ya da analiz etmeyin.
Ondan kendinize bir kimlik yaratmayın.
Orada mevcut kalın.
Ve içinizde olup bitenin
gözlemcisi olmayı sürdürün.
Sadece duygusal acının değil
ama aynı zamanda GÖZLEMLEYENİN
sessiz izleyicinin de farkında olun.

Bu, ŞİMDİNİN
yani AN’ın gücü,
kendi bilinçli varlığınızın gücüdür.
Sonra neler olduğunu görün.
AN bilincini LEVH-İ MAHFUZ size verebilir.

www.izmirliahmetkaya.com

***********************************************

ÇEVREMİZDEKİ İNSANLARLA
DUYGUSAL BAĞLAR KURUN
VE SEVGİNİN FARKINDA OLUN

Bu hayatta sevgi dolu ailelere
sahip olmak bir ayrıcalıktır.
Hepimiz bu kadar şanslı olamayabiliriz.
Ancak, zaman içerinde,
başkalarıyla adına arkadaşlık dediğimiz
ilişkiler kurabiliriz.
Bu duygusal bağlara,
duygusal ilişkilere
hepimizin ihtiyacı vardır.

İkili ilişkilerin yürümesi
karşılıklı güven alışverişine bağlıdır.
Ve inanın bu çabaya
ve ayırdığınız zamana değer.

Yaşamınıza ARKADAŞLIĞI alın.
Böylece dünyanızın nasıl muhteşem,
sevgi ve uyum enerjisi ile
dolu bir yer olduğunu göreceksiniz.

Sevgi dolu,
sağlam ilişkilerin
sağlık üzerinde güçlü
ve olumlu etkileri olduğunu bilin.

www.izmirliahmetkaya.com

*****************************************

Her ne kadar batı tıbbı,
stresin sağlığımız üzerinde
büyük bir etkisi olduğunu
yeni kabul etmiş olsa da,
yakın zamanda yapılan arştırmalar
çeşitli duygularımızı ayırt etmeye,
sağlığımız ve refahımız üzerindeki
özel etkilerini incelemeye başlamıştır.

Dr. Redford Williams,
Anger Kills
(ÖFKE ÖLDÜRÜR) adlı kitabında,
sözlü olarak ifade edilen öfkenin
sağlık üzerindeki özel etkilerini
ayrıntılı olarak açıklamıştır.
Yapmış olduğu klinik deneylere dayanarak,
hastalarının özellikle de erkeklerin,
kelimenin tam anlamıyla öfkeleri ile
kendilerini öldürdüklerini keşfetmiştir.

Öfkemizi sözlü olarak ifade etmemizin,
çevremizdeki insanların sağlıkları üzerinde
zararlı sonuçları olmaktadır.

Bir başka araştırmada ise
kadınların sıgara bağımlılığı ile
öfke arasında
doğrudan bir bağlantı bulunmuştur.
En öfkeli kadınların
en çok sigara içenler oldukları
gözlemlenmiştir.

Öfkenin bedende kendini gösterdiği
ilk yer karaciğerdir.
Karaciğer,
inanılmaz bir endokrin bezidir
ve kelimenin tam anlamıyla
kanımızdaki zehirleri atmak için
ustalıkla tasarlanmış bir filitredir.
Karaciğer bize
sorun çıkarmaya başlamadan önce
uzun süre dayanabilen bir organdır.

Hepimiz, karaciğer sirozunun,
genellikle fazla içki içmek
ya da uyuşturucu alışkanlığından
ileri geldiğini biliriz;
aslında bu durum,
zehir olan maddeleri
yıllar boyunca
bedenimize yüklemememizden sonra oluşur.
Sonunda karaciğer
bu ağır işi yerine getiremez
ve aksamaya başlar.

İnsanlardan sürekli olarak
duyduğumuz şey,
öfkeleri ile nasıl baş edeceklerini
bilmedikleri için içki içtikleri
ya da uyuşturucu kullandıklarıdır.
Ne yapacaklarını bilemedikleri için de
bu bağımlılığın karanlığına kayarlar.
Eğer alkol
ya da uyuşturucu bağılısıysanız,
hayata asla evet diyemezsiniz.

SEN DEĞİŞİRSEN,
HER ŞEY DEĞİŞİR.

Levh-i Mahfuz ile buluşman,
aydınlanmana
ve bilinçli bir farkındalık yaşamana
sebep olacaktır.
Farkında ol.

www.izmirliahmetkaya.com

********************************************

 

Bizler LEVH-İ MAHFUZ yüzyılındayız.

Tarihin, herşeyin kolayca olmasını istediğimiz bir noktasındayız. Kolaylığa çok değer veriyoruz. Her şeyi iyileştirip düzeltecek bir HAP istiyoruz. Yaşamımızın ve çocuklarımızın yaşamının acısız geçmesini istiyoruz.

Peki, yeni bir diyeti, yeni bir ilacı ya da yeni bir dini denerken gerçekte ne arıyoruz? İşler istediğimiz gibi kolayca ve mükemmel gitmeyince cesaretimizi kaybediyoruz.

Meditasyon bir meydan okuma olabilir, fakat bir ağrı kesici değildir. Amacı acılarımızı gizlemek değildir. Meditasyon , acılarımızı iyileştirir.

www.izmirliahmetkaya.com

http://www.dogumgunu.com.tr/

**************************************************

 

Gerçek kararlılık, bir şeyi yapmayı istediğiniz için yapmaktır. Sadece sonuçlarını almak için değil.

Dayanıklılığınız, kaslarınızın gücüne bağlı değildir. Meditasyonda da uyguladığınız gibi ne kadar derin soluk alıp verdiğinize bağlıdır. Nefesinizin uzunluğu ve deriniliği ile dayanıklılığınız doğru orantılıdır.

Hiç meditasyon yapmak istemeseniz bile şu kulağınıza küpe olsun; akciğerlerinizden nefes almaktan vazgeçin ve karnınızdan nefes alıp vermeye başlayın.

Nefes alış verişinizin uzunluğu ve derinliği sizin ruhunuzun, karşınızdaki insan üzerindeki etkisini belirler.

SİZİ BİR BAŞKA İNSAN İÇİN ÇEKİCİ KILAN NE KADAR DERİN VE YAVAŞ NEFES ALIP VERDİĞİNİZDİR.

Eğer, karın kaslarınızı nefes alıp verirken tamamen serbest bırakırsanız, diyaframınız açılır ve akciğerleriniz belki de yıllardan beridir ilk kez tam kapasiteyle dolar. O an , Tanrı’nın istediği şekilde nefes alıp vermiş olursunuz. Doğru nefes alıp verin, bu sizin doğuştan gelen en doğal hakkınızdır.

www.izmirliahmetkaya.com

***********************************************

 

NEFES

Eğer nefes alış verişiniz konusunda kararlı olursanız, her konuda kararlı olursunuz.

Giydiklerinizi ve yediklerinizi değiştirdiğinizde tüm hayatınız değişebilir. Hoşunuza giden her şeyi giyin ama, eğer giydikleriniz çok sıkıysa ve nefes alış verişinizi kısıtlıyorsa, önceliklerinizi tekrar gözden geçirmenizde fayda vardır. Daha fazla oksijenin, sağlığınız ve hayatınız üzerinde , bel çevrenizin ne kadar olduğundan daha fazla yararı olacaktır.

İnsanlar , karın bölgelerinin görünüşü ile neredeyse bedenlerinin diğer bölgelerinden çok daha fazla ilgilenmektedirler. Sağlıklı olabilmek için, belimizin, moda dünyasının ideal olarak verdiği imajın tersine, kalça kemiklerimizin üzerinde hafifçe genişlemesine izin vermek gerekir.

Lütfen, kendinizin, karın bölgesini kabul etmesine izin verin.

Gelişmiş insanların, çok sakin bir nefes alış verişleri vardır. Normalde, dakikada elli kez nefes alıp veririz. Eğer dakikada on kez nefes alıp verirseniz son derece CANLI olursunuz. Eğer dakikada beş kez nefes alıp verirseniz çok AKILLI olursunuz. Eğer dakikada bir kez nefes alıp verirseniz YENİLMEZ olursunuz.

www.izmirliahmetkaya.com

*******************************************

 

DEĞİŞİM ZOR BİR ŞEYDİR.

Giderek artan sayıda insanın özel yetenekleri olduğunun farkına varıyoruz. Hala bizlerin anlamadığımız ve bilimin izah edemediği şeyler var. Bilim bir şey açıklayamıyorsa, onun imkansız olduğu anlamına gelmediğini nihayet anladık.

En tepedeki bilim insanlarının bile kırmak istemedikleri paradigmaları var.

Değişim zor bir şeydir ve insanoğlu değişime direnir.

Ancak, ilerlemek istiyorsak değişmemiz gerek ve bilinç seviyesinde kritik kütleye ulaşıldığında, değişim doğal olarak gerçekleşecek.

Bu şu anlama geliyor: belli sayıda insan, birbirimizle bağlı olduğumuzu anladığımızda, bizim bilinçli farkındalığımız da onlarla birlikte değişecek. Herkes birbirimizle nasıl bağlı olduğumuzun tam farkındalığına varmalı. Ancak o zaman şifa bulabiliriz.

Kendinize inanın, iç sesinizi dinleyin, o zaman her şey mümkündür. Bizler LEVH-İ MAHFUZ yüzyılındayız. Son 1000 yılın Kur’an Tefsiri LEVH-İ MAHFUZ ile buluşun.

www.izmirliahmetkaya.com

***************************************

 

Şimdiki anın dışında daha çok KORKU ve ACI vardır.

Bunu bizzat deneyimlerimizden biliriz. Herkesin bir korktuğu, bir de kortuğunun başına geldiği durumlar vardır.

Korktuğumuz, gelecekte olacağını düşündüğümüz durumu dehşetle HAYAL ederiz. Çünkü o olaya karşı bilincimiz ve enerjimiz hazır değildir. Ama korktuğumuz olay başımıza geldiğinde, o anda, o olayla başa çıkabilecek enerji ve kabullenme gücünü kendimizde bulabiliriz.

Andaki olaya müdahele etme imkanımız vardır, ancak geçmişteki ve gelecekteki olaya müdahele edemeyiz. Geçmişi ve geleceği doğrudan zihnimizden silerek özgürleşebiliriz. Gerçekten de, yaşadığımız acıların yüzde doksanı ŞU AN OLMAYAN DÜŞÜNCELERDİR, YANİ ASLINDA YOKTURLAR.

Çok gerçek görünüyorlar değil mi? Ama değiller.

Şimdiki zamanda kalmak, kısaca ANI YAŞAMAK bize mutluluğun ve özgürlüğün yollarını gösterir.

www.izmirliahmetkaya.com

******************************************

 

HERKESİN VE HERŞEYİN BİR OLDUĞUNU ANLAYIN VE FARKINDA OLUN

Tüm evrende her şey tıpkı bir ağ gibi birbirini etkilemektedir.

Birimizin sahip olduğu pozitif düşünce ve eylemler bir anda diğer herkesi etkiler. Öncelikle en çok etkilenenler bize en yakın olanlardır. Bunlar ailemiz, dostlarımız, iş arkadaşlarımız ve tanıdıklarımızdır. Giderek daire genişler ve tüm evrendeki ağ etkilenir. Işte bu bağlantılar ve etkileşim bizlerin uzaktan şifa verebilmemizi mümkün ve geçerli kılar.

REİKİ ile tanışın uyumlanın. LEVH-İ MAHFUZ yüzyılındayız.

www.izmirliahmetkaya.com

*************************************

 

ÖFKE

Bastırılmış öfke kendini hastalık olarak dışa vurur.

Sözlü saldırı da olmak üzere evde yaşanan şiddet, pek çok ailede olağan sayılır. İster malikane olsun isterse gecekondu hemen hemen her yerde yaşanmaktadır. Tabiî ki bunun çok fazla nedeni vardır. Fakat öfke, bireysel temelde başa çıkılması gereken bir şeydir.

Kimse bir başkasının öfkesini yok edemez. İşe yarayan tek şey kendi öfkeniz üzerine yoğunlaşmanızdır.

EĞER BASTIRMIŞ OLDUĞUNUZ ÖFKENİN FARKINDA DEĞİLSENİZ, BU DUYGU ÖRNEĞİN KANSER GİBİ BİR HASTALIK OLARAK KENDİNİ DIŞA VURABİLİR.

REİKİ ile MEDİTASYON, bu öfkeyi , hayatınızı mahvetmek yerine yapıcı duruma getirmek için yönlendirmenin bir yoludur.

www.izmirliahmetkaya.com

***********************************

 

Düş kurmak iyidir.

Düş kurmak iyi de olsa, gelecek ile ilgili korkular düşlerinizi engelleyebilir. Neyi yapmayı gerçekten istiyor ve seviyorsanız onu düşleyin ve yapın. İMGELEYİN.

Kendinizde kalıcı değişimleri sadece siz yapabilirsiniz. Bir başkasının sizi değiştirmesini beklemeniz, size başkasının hayatını yaşama şansızlığı getirecektir.

İçinize bakarak, kendinizi yeniden yaratmanız mümkündür. Duygularınızın ve gücünüzün farkında olun ki onları istediğiniz şekilde ayarlayıp kontrol edebilin.

İmgeleme yeteneğinizi geliştirmek için öncelikle kendinizi imgeleyin. Kendi hologramınızı düşünün. Olumlu düşüncelerle öncelikle Kendinizi şifalandırın. Bu kolay olmuyor ama öğrenme arzusu ve biraz çaba sarfederek, gittikçe daha kolay olduğunu görecek ve becerinizin arttığını hissedeceksiniz. Ustalaştığınızda bu yöntemin kendi sağlığınızı düzeltme ve korumakta çok etkili olduğunu anlayacaksınız. Çaba gösterin, başaracaksınız.

www.izmirliahmetkaya.com

****************************************

 

ANDA KALIN, OLUMLU DÜŞÜNÜN VE FARKINDA OLUN

Olumlu düşünceleriniz, zihinsel, fiziksel, duygusal ve ruhsal varlığınızın dengede kalmasına yardımcı olur. Bu denge bizlere güç verir, düşlerimizi gerçekleştirmemizde bizlere yardımcı olur, bizleri sağlıklı kılar.

ANDA KALIN YA DA ŞİMDİDE KALIN. GEÇMİŞ, BİTMİŞ, KAPANMIŞTIR.

www.izmirliahmetkaya.com

*****************************************

 

Kendinizi hüzünlü hissetiğinizde ağlamaktan kaçınmayın. Eğer bunu bastırırsanız, duygularınız yüzeye ÖFKE olarak çıkacaktır.

Unutmayın, GÖZYAŞLARI RUHUNUZU YIKAR, PAKLAR. Ağlayın, ARININ.

www.izmirliahmetkaya.com

*************************************

 

 

 

Leave a Reply